19 Nisan 2017 Çarşamba



                                              
                                                                Bu YOLCULUK Hiç BİTMESE !...


 Bir Dünya ,

Dünya içerisin de dünya ,

Herkesin bir telaşı ,

Bir koşuşturması var .

Acele edilen her yol ecele gider gibi .

 

Vakitsizlik

Zaman içerisin de kaybolmak adına

Samimi samimiyetsizlik.

Yani gerçek ama gerçek olmayan .

 

Umutsuz vaka

Çözümlenmesi imkansız değil ama ,

Zor .

Halkalar birbirine dizilircesine

Karma karışık bir dünya .

 

Bakarsın !.

Öylece kala kalırsın .

Herkesin bir dünyası

O dünyasının içerisinde ,

Başka bir DÜNYA 


Uzun bir yolculuk ,

Geçmişe bir bak .

Kimler geldi , kimler kaldı .

En sevdiklerin ve sevemediklerin

Hayatın birer parçası varoldun.

 

Hayret ! . Şuana kadar neler oldu hayatın da

Hangileri bizim olgunlaşmamıza sebep

En büyük ayrılık mı , yoksa en büyük kayıplarımız  mı ?

Herkesin bir hikayesi var elbet .

 

Benim hikayem vazgeçişlerle dolu

En acı , en zor , en çaresiz

Bilakis en katmerli olan ne varsa

Tercihlerim en güçler

Beni ben yapan zor işler .

 

 

Güç ama ,  güç katan da Güç

Zahmetsiz olur mu hiç beklenilen

En ağır bedellerle ödenmeli

Zahmete ermeyen gönül , feraha ermesi ne mümkün.

 

 

Yıldırmayan gönül .

Zorluklarla umut eden dünya

Sabreden gerçek

Nihayetin de mutluluk .

 

Zor olan yaşam değil , kişinin Ta Kendisidir.

 
12 NİSAN 2017


Sanma ki yıkılırım !

Ben gücümü yıkılışlarıma bağladım .

Her Hüsran

Her Acı

Her Zorluk

Bana daha da güçlü olmayı öğretti .

 

Sanma ki Yorulurum ! .

Ben yorgunluğumu hiçlerde kaybettim .

Her Vazgeçişler de

Her Anlamsızlıklar da

Her Karamsarlıkta

Yorulmamak adına kovaladım .

 

Sanma ki Sorgularım ! ..

Ben Sorgulamalarımı , Sorgusuz İDAM SEHPALARIN DA bıraktım ….

Her Yalnızlığım da

Her Sessizliğim de

Her Kayboluşlarım da

Sorgulamamak adına sorgusuzluğu tercih ettim ..

 

Sanma ki Gülümsemekten Vazgeçerim ! ..

Ben gülüşlerime umutlarımı vaat ettim .

Her Tebessüm

Her Güzellik

Her Mutluluk

Bütün Her şeyin üstesinde gelecek kadar GÜÇLÜ olduğunu öğrendim J
Son Demler DE ! .. 
Bir gün ardıma bakmadan çekip gidersem 
Bunun sebebi sen değilsin ! . 
Benim sana karşı yapabileceğim birşeylerin kalmadığındandır. ...
Başlarsın bir yolun başın da
İleride nelerle karşılaşacağını bilmeden .
Tereddüt etmezsin ,
Korkuların, umut ettiklerinden baskın çıkmıştır .
Sorgulamakta istemezsin ! .
İnanırsın ;
Iyiligin daha üstün olacağına ınanirsin .
Koyulursun yola
Elinde bir kaç sebep , yüreğinde tüm samimiyet .
Düşe kalka ilerlesin ,
Zorlarsın, açılması zor olan bütün kapıları açabilmek için , elinden gelenin fazlasını yapmaya çabalarsın .
Bir b
ir yitirirsin
Iyilige dair ne varsa tüketirsin .
Artık koşuşturmak istemezsin ,
Yürümekten vazgeçersin .
Sorgulamadan çekilmek istersin .
Ne beklenilen , nede bekletileni söylemekten kaçınırsın !
 Ve ?
Son yol ayrımın da ,
Yolların ayrılacağına inandığın için vazgeçersin .
Çünkü ?
Benim sana yapabileceğim birşeylerin kalmadığına inanmaktan başka seçeneğim kalmamışdı ..
Gecenin 4:00 . dü....



Garip değil mi ?
Bir masaldı anlatılan, hayalleri süsleyen.
Tercihler doğrultusunda ilerleyen bir yaşam tarzı.
Kimileri için doğru, kimileri için yanlış ! ...

Doğru olan neydi ?
Anlatılan hikayeler mi , yoksa hayal edilenler mi ? ..
Düşünürsün .
Tüm ayrıntıları gözden geçirip düşünürsün,

Anlatılan hikayenin başını çok iyi bilirsin .
Çünkü Başrol oyuncusu sen olursun .
İrdelersin !
Sonucunun iyi biteceğine inandırırsın .
Halbuki o kadar çok ki hayal kırgınlıkların .
Yinede vazgeçmezsin ,

Umut duyguların perçinleşir !
Her gün yeni bir günün yeniliklerine gözünü açar gibi
Bakarsın .
Zahmetsiz olmamalı diye teselli edersin kendini ,

Öylesine ! . Garip Hissedersin .
Zamansız zamanın için de kaybolurcasına .
Herşeye ulaşırsın ama bir tek kendine ulaşamazsın ......
Gecenin gecesine sessizce !!!! ...

Dik Başlıyım 
Oldukça da sert 
Öyle kavga ederim ki 
Ömrünü harcasan sebebini çözemezsin..

İyisine iyi
Kötüsüne zehir ederim hayatı 
Korkmam 
Gözümün karanlığından korkmam 

Keskin bir kılıç gibiyim 
Kılıcın ucu kalbime değse 
Yine de çekinmem 
Bildiğim yolda yürürüm 

Severim 
En çokta Allah için severim 
Terkederim 
En çokta yalanlar için Terkederim 
Koşarım 
Yürüyerek vakit kaybetmekten kaçarım 
Ağlarım 
En çokta kendi halime ağlarım 
Yorulmam 
Yaşanılanların emeğine saygıdan Yorulmam 

Korkma 
Yaradanın emri !  Bir tek Allah'tan gayri korkma 
Kaçma 
Ölüm gerçeği olduktan sonra hiç birseyden kaçma 

Sorma
Sebepsiz soruları sorma ! 
Yargılama 
Onca hayatın içerisinde kimsenin hayatını yargılama 

Sus 
Çoğu zaman sabretmekten dolayı sus 

Elbet birgun 
Doğruları en iyi bilen Yüce Yaradanın Huzuruna çıkacağımız Gün. 
Aşk ve Sevgi

SONSUZLUĞA 

 Rahmetli Babama Hitaben..

   Özledim seni 
 En güzel kalbini 
Sorgulamadan bakan gözlerini 
Ruhumu sarmalayan benliğini. 

 Özledim seni  
Bilirdim ki ne olursa olsun 
Beni hiç bırakmayacağını 
Korumaktan ve Kollamaktan asla Vazgeçmeyişini ..

 Özledim seni 
Karanlığın ardından 
Kaybolduğum her anda 
Soğuk Esen rüzgarda 
Seni bana hatırlatan her anda ..

Özledim seni 
Hastalandığım da sabahlayışını 
Ağladığım da gülüşünü 
Kızdığım da suskunluğunu 
Ve asla beni kalbinde buyutmeyisini 

Özledim seni 
Toprağın suya hasreti gibi 
Çiçek açmak için baharı bekleyen ağaç gibi 
Bir evladın babaya hasreti gibi 
Ben baba ben 
Ben seni çok özledim..


 ? ........

        Gitti , gidenin ardından gideceği yere baka kaldım .
          SORAMADIM
  
       Bu ayrılığın sebebini soramadım ,
   En derin yaraların bile kabuk bağladığı bu derdin ; dermanın soramadım .

  Sabırsız değilim ,
 Sabırlı olabilmenin olurunu hiç bilemedim .
Kaygılarımı zamanın avucuna bıraktım .

   Anlata bilirmiydim ,
 Yaşanılanları ve yaşanacakları ,
Bilip bilmeden gizlenen gerçekleri ,
Çekimser mi davrandım , yoksa buna mı inandım .

   Ben ona Beni anlatabilirmiydim .

Düşündüm !
En acı yaşanan gerçekleri
Ve sonra yeniden sustum ,
Her zaman ki gibi .

Doğruları söyleyememekten sustum ,
Böyle olması gerekiyordu .
Yaşanılacakları düşleyip
Olması gerektiğine inandığım gibi ...

 Omuzlarına bu yükü de yükle Yıldız .
En iyi yapabildiğin şey ,
Çaresiz kaldığın yerde
Gerçeklerle yüzleşip

     Yürümeye devam edeceğine inandığın gibi  .......




         Yağmala yüreğim kendini
 Hiç bitmek bilmezcesine
Acıt , Acıtmak ne kelime
Yat ve Yık ne varsa
   Gönlünde ..

     En zor olanı yapmak
Kaybolurcasına yok olmak .
Izdırap duymadan hiç çekinmeden
     YANMAK ..,

   Korkma
Zaten yok olacaksın
Bunu bile bile yaşamak
En derininden ve
En gerçeği ile

                     Yorma dedikçe yoruldun
            Yoruldukça olgunlaştın
         Olgunlaşmanın en güzel hali ile
     Sabretmeyi ve umut etmeyi öğrendin .

  Vazgeçmedim ,
 Vazgeçmek nedir bilmeden
Daha da iyi olmanın telaşı sardı beni ,

 Bak ! Bugün yine güneş doğdu
Yeni den yenilenmenin derdine düştüm .

   Beni ben yapan gerçek
 Her gün yeniden
Her YENİLGİNİN ardından ;
Yeniden yenilenmenin derdine düşmek .
Düşülen en değerli yolların yolu
    YENİLENMEK ... 


Zamansız gelişinin ardından,
Zamansız gidişine aldırmadım.
Çünkü ben sensiz yaşamayı biliyordum .
Sanma ki üzülmedim ,
Senin üzüntünün bin katından öte üzüldüm. 

Ama dedim ya  ?
BEN SENSİZ YAŞAMAYI DA BİLİYORDUM! .
Zor olmadı desem koca bir yalan olur ,
Yalanla işim olmadı bilirsin .

Yalnız ben alıştım;
Sensizliğe,
Yanlızlığa.

Kaybolmaktan korkmadan
Karanlığa boğulurcasına,
Yalnızlığa alıştım...

Ben kaybetmekten hiç korkmadım ki
Seni kaybetmenin korkularını yaşayayım,
Dedim ya
Zamansız geldin
          VE

        ZAMANSIZ GİTTİN  !!! ..


     



HAYKIRMAK 

Korkusuzca söyleyebilmek 
Suskunluğun zıt karekteri ! Seslenmek 
Nede zordu beklemek. 
Sen çoğu zaman sessiz soluk gibi titrekti Kalbin ..


Sımsıcak bir gülümseme 
Sonra dalga geçercesine sevmek 
Özgürce uçabilmek , sorgusuzca koşmak 
Hiç yorulmadan beklemek ... 
Nedensizce BEKLEMEK ..


ZOR ! . 
En çokta bana..
Ne dipsiz kuyudan çıkabiliyorum ; 
Ne de kuyunun dipsiz yerinde kendimi bulamıyorum..


Sayıklıyorum artık kaybolmuşuma 
Gözlerimi kapatıyorum. 
Sessizlikte seni buluyorum ,
Yeniden kayboluyorum .

Geçecek bunlar biliyorum 
Geçmeyen sadece şuan zaman .
Sormuyorum sana beni ?..
Biliyorum zaman bana geçmekte güç iken 

Sana koca bir KAYBOLUŞ verdiğini çok iyi biliyorum  ..... 





Zor Bir Durum  ? .

Evet denilecek sözün karşısında hayır demeye gayret göstermek oldukça güç. Bilemiyorum ! . Bir denge problemi var. Bir türlü dengesi olmayan . Sorun mu benim için diye sorarsan ? Hayır  . 
Duyguların özgürlüğü mühürlü. Bana göre hayattaki hiç bir şey vazgeçilmez değil. Yada daha farklı bir ifade ile kimse kimse için ölümsüz değil . Menfaat üzerine kurulan hayatın içerisinde ne beklendiğini hala çözmüş değilim ben . Beklentilerin dışındaki yaşananlar hiç düşünülmeden tüketilir ve harcanır.  Bir paranın tuketilmesinden daha acı bir şekilde.  Duyguların ifadesi kalmamış.  Amaçsız amaçlarını hüsran sonu . Kaderin cilvesi değil, tercihlerin sonucu 🤔 
Dik yokuşa doğru koşmak gibi düşün.  Nefes nefese tüm benliğimizle koşmaya çabalıyoruz.  Ama nafile . İmkanı yok . Hızımız düşüyor.  Artık koşmadan hızlı hareketlerle devam ediyoruz.  Bir müddet sonra hız oranımız da düşecek.  Artık yürümeye başladık.  Oda ne . Yürümekten demi vazgeçtik.  Yoksa emeklemektemi zor geliyor artık.  Ne oldu . İlk başta koşuyorduk halbuki . Hangimiz pes ettik ? Ben hala yürüyorum.  Çünkü yokuşun başından itibaren yürüyerek devam ettim ben . Hayırdır çok mu hızlı başladın sen bu yokuşun başında.  Halbuki kafanı çevirip bakabilseydin ardında kaldığımı görebilirdin . Ama nerde ? O zaman dengeyi bulma ihtimalin vardı.  Ne mümkün.  Uyumsuzluk tabiyatimiz da mevcut . İlla bir uyumsuzluk bir sabırsızlık.  Eeeee sabreden ne yapsın.  Geride kaldığına mi yansın.  Yoksa yanibasinda Uçar adımlarla yokuşun başında koştuğunu görüp seslenmedigine mi  ? Dediğim gibi  , denge . Şimdi sormak istiyorum . Kusur sendemi ? Bende mi ? 
Bence hiçbirimiz de . Merak etme bu ikimiz için en az incitici cevap olduğu için yazdım.  Denge sende yok deseydim olmazdı.  Bende olmadığını ifade etsem , senin dengesiz birinin yanında olmanı hoş görmezdim 😉 
Garip bir anlatım ile Evet in nasıl hayırlara dönüşebildiğini anlatmaya gayret gösterdim.  Hayırlı bir iş gibi oldu . Vardır iyi görünen gerçeklerin ardında hüsran ve üzüntü.  Vardır kötü görünen acı gerçeklerin ardından hakkımızdan HAYIRLI bir gelecek . En iyi bilen ALLAHTIR  . 


SELAMETLE 



Zamansız zaman ! . 



Beklenileni getirmeyen , beklenilmeyen ne varsa bir biri ardına sıralayan .

 Anlamaya çabalamıyorum . Sadece güçlü görünmeyi uygun görüyorum . Onca sessizliğin haykırışı da çaresizliğin sembolü . Kimi zaman sonsuzluğa gülümseyen tavrım yada boşluğa bakan iki göz . Aslında yazılacak onca sözler var ki ; ama çoğu zaman geç git, Kalan kalsın yerinde diye .. Acaba çok mu kabadayı bir ruha sahibim . Yada çok narin . Bu işin orta yolu hayatımın hiç bir anında olmadı ki . Anlayış benim değer yargılarımın arasında olmayan bir ifade . Neden ne gibi . 

  Düşünün ! Öyle bir benlik mevcut ki sözler bir birine geçiş yapmış ama adam akıllı tek bir cümle olmayan . Allah kolaylık versin . Kolay olan halimizi zor durumlara çevirebilmekte ayrı bir meziyet . İnsanoğlunun neler yapabildiklerini yazabilecek güce sahip değilim . Ama anlamsız gelen her anlamı anlamsızlıktan çıkarabilen bir algı var desem tam yerinde söz olmuş olur .

    Bilirsiniz , Bir deli kuyunun dibine bir taş atmış :) Bin akıllı çıkaramamış :(  Benim durumun da bu sözden pek farklı değil . Normalde yazılarımı hatırladığım kadarı ile bu kadar karmaşa bir durum ile karşılaşmamıştım . Ya bir kızgınlık ya bir kırgınlık . Mutluluk yada hüzün , bilinenin dışında bilinmeyen tavrımı pek sergilemeyen ben ? Yaş ilerledikçe saçmalamakta marifet oldu galiba . Bir Türkçe hocası okusa bu yazılanlarımı , kesin beni Yazı KATİLİ ilan ederdi . Aslında kim bilebilir . Belki de çok ölümler yaşayan bu benlik , vurguların da yazılanların gerçekliği ile yüzleşiyordur ...  

   Sormayın bana beni . İnanın bu bendeki beni ben bile ifade edemiyorum  ...........





LAAAAAAA (HAYIR) لا

     İnsan bir başka gözün içerisin de nasıl kendini bulabilir ? Kaybolmuş onca yılın , hiç kaybolmadığını hissettiren o derinliği saklaya...