19 Mart 2019 Salı


       Yazının Başlık Sözü sizden olsun ..!..

 

     Sebepler nedenlerin ardında gizli. Her İNSAN benim için bir dünya , her dünya ise yeni bir nefes, yeni bir hikaye . Şartları zor bu dünyanın . İçeriğinde ne olursa olsun yıkık dökük yaşanmışlıklar o kadar çok ki . Bir diğeri konuşurken en son konuşan kişi ilk konuşan kişiye nazaran daha da acı yaşamış yaşanmışlıkları . Halimize ver yansın etmek yerine şükür edebilmek belki ilk başlarda zor olsa gibi görünse de , sonuç itibariyle daha sağlıklı. İsyana doğru giden yola yapılan yatırım , iyi olan duygular ile yer değiştirdiği vakit Hayat daha yaşanır bir hal alacaktır.

   Konunun içeriğine göre kişiler yada bu işin ehli olan bilgili erdem sahibi insanlar ne der bilemem ama ben fikirlerimi saklamaktan hoşlanmıyorum . Eleştiriler beni geri adım atmaktan uzaklaştırıyor , ısrarla daha da ileri boyutu olmalı diye sorgulamaların yolunu açıyor. İnsanoğlunun yaratılış sebebi gibi dünya. Sürekli yenilenen yaşam biçimi karşısında ya yeniliklere karşı yenileniyor , yada zamana karşı yerinde kalarak YENİLİYOR !. Seçim seçeneği olsaydı galiba ben her halukar yenilenmek isterdim. Ama bu durumu azgınlıkta olarak belirli sayılarda kişiler yapabiliyor. Sonuç olarak azimle devam eden kişiler , saldırılar ne yönden olursa olsun , her duruma karşı bir savunma yaparak kriz durumlarını en az sarsıntılar ile üstesinden gelmeye çalışıyorlar .

     Siz hangi yönde olmak istersiniz ?

     Güçlünün yanında mı  ,  yoksa güçsüz olanlara güç olmayı mı ?

     Bizzat güçlü kişi olabilmek adına Savaşçı mı olmakta başka seçenekler arasında ..

 Ne olursanız olun ama her şey den öte  ilk önce İnsan olmayı öğrenmeliyiz . İnsanlık adına elimizden gelen en iyi durumları , toprak altına köklerini saran ağaç misali değil , Kuvveti Ruhumuzda maneviyatın ta kendisine erişecek şekilde eşleştirerek , İyiliğin ham maddesi ile yön bulmak zorundayız. Keskin ve net kararlarla hayatımızı olabilecek saldırılara karşı savunmasız değil , bilakis savunulacak duruma erişebilmesi adına çabalarımızı üst düzeye ulaştırmak zorundayız. Ayrımcılığı kendi etrafımızda dönen dünya olarak düşünmeden genel bakışlarla durum analizi yapabilmekte ayrı bir güç katacaktır bizlere .

  Ardımıza dönüp bakmak incitebilir. Çoğu zaman ağlata da bilir. Pişmanlıklar , Nedenler , Yaşanmışlıklar , Haksızlıklar , Güçsüz iken baş eğdiklerimiz , Kalp kırıklıkları ile dolu olan tozlu raflarda ki tüm duygu ve düşünceleri bir anda kucaklarcasına her türlü zorluğa karşı yeniden yenilenmek gerekmez mi ? Aksi halde yaşarken kaybolmaya yüz tutacak gerçeklerimiz var. Bu durumu bir şekilde en aza indirgemek lazım. Kişinin bir duruşu olmalı , kim ne derlerin pençesine bırakmamalı hayatını . Ya kim ne derse desin .. Asıl Mevzu Yaradana Kul olabilmekte . İyisi ile kötüsü de yanında eşantiyon gibi ekstra seçenekleri de göz ardı etmeden , Adam gibi tamamlamak lazım. Zaten yarınlarda olmayacağız. Çoğumuzun ailesi bile anmayacak belirli vakitten sonra. Daimi olmayacağımız bu dünyada , baki kalacak gibi her kederi her acıyı yüklenmekte gereğinden fazlaca gereksiz bir durum demek değil mi ?

    Sözleri

 Uzunca Yazmaya çabalayarak fazla vaktinizi almamalıyım. Anlatmak istediklerim kimilerine göre tek sözle de yeterli olacaktır ..

 

    Vesselam                Yıldız Soylu ,,

LAAAAAAA (HAYIR) لا

     İnsan bir başka gözün içerisin de nasıl kendini bulabilir ? Kaybolmuş onca yılın , hiç kaybolmadığını hissettiren o derinliği saklaya...